Abdullah Furkan ÖZKAYA
Malatya ovası sabahın ilk ışıklarında neden bu kadar sessiz
26 Temmuz 2025 17:08Malatya Ovası sabahın ilk ışıklarında neden bu kadar sessiz ??..
Bir zamanlar saban izleriyle , yakın zamanlarda çapa ve kültivatör sesleriyle yoğrulan topraklar, bugün kuru bir uğultu ile baş başa. Çünkü gençler artık ne yazık ki ,toprağın başında değil, şehrin betonuna sıkışmış hayallerin peşinde. Oysa bizim geleceğimiz, ithal ürünlerde değil; kendi toprağımızda, öz üretimimizde, millî tarım politikalarımızda gizli. Bizim yolumuz; alın teriyle yoğrulmuş, dua ile mayalanmış bu topraklarda yeniden dirilişi inşa etmektir.
Yakın zamanda Eski Malatya 'nın bir köyünde yaşlı bir çiftçi amcamızla oturduk.
"Evlat," dedi, "biz sabah ezanıyla tarladaydık, şimdi torun şehirde sabah ezanı saatinde hâlâ ekrana bakıyor. Ama tarlaya değil, telefona..."
Gülümsedik, ama yüreğimizin bir köşesi burkuldu. Çünkü o sözde bir asrın dönüşümü vardı.
Bu bir toplumsal çürüme mi, kuşak farkı mı cevabı sanırım kişiden kişiye değişir.
Ama gençleri suçlamak kolaycılık olur. Devletimiz ve hükümetimiz son 20 yılda tarıma kazandırdığı vizyon çok kıymetli:
Genç çiftçi projeleri,
Tarımsal sulama yatırımları,
Mazot, gübre, tohum, yem desteklemeleri,
Kırsal kalkınma projeleriyle hem üretici desteklendi hem de toprağın değeri yeniden hatırlatıldı.
Malatya’mız da bu yatırımlardan fazlasıyla nasibini aldı.
Kooperatifçilik teşvik edildi, Tarım Kredi aracılığıyla çiftçimize can suyu verildi, İl Özel İdareler , Belediyeler ve DSİ projeleriyle sulama ağları genişletildi.
Ama sahadaki uygulamalarda hâlâ aksayan yönlerimiz var. İşte şimdi o eksikleri tamamlayarak, gençleri toprakla yeniden buluşturma zamanıdır.
Çünkü Malatya sadece kayısı demek Malatya 'nin kayısı ile nitelendirilmesi elbette haklı bir gerçekliktir.
Bugün ceviziyle, domatesiyle, arpasıyla, buğdayıyla her karışı bereket fışkıran bir ovaya sahibiz. Ancak bu potansiyelin değerlendirilebilmesi için ürün çeşitliliğini artırmalı, genç girişimcilere teknik ve ekonomik destekler sunmalı, tarımı cazip kılacak sosyal yatırımları hızlandırmalıyız.
Bir çiftçi kardeşimiz geçenlerde şöyle dedi:
"Eskiden tarlaya traktörle çıkardık, şimdi önce uygulamadan yağmur tahmini yapıyoruz."
Bu değişim kıymetlidir. Çok gerçekçi ve doğru bir yaklaşımdır.Tarım artık sadece saban değil, sensör ve yazılım da demek. Gençliği kazanmanın yolu, teknolojiyi toprakla buluşturmaktan geçiyor.
Ve Allah’a şükür, devletimiz bu alanda da ciddi bir irade sergiliyor. Tarım ve Orman Bakanlığımızın dijital tarım hamleleri, Ziraat Bankası’nın tarıma özel kredi modelleri, Tarım Kredi’nin saha destekleri bu sürecin en güçlü halkalarıdır.
Malatya’da bir tarım seferberliği başlatmalıyız.
Bu sadece bir ekonomik atılım değil, aynı zamanda bir medeniyet yürüyüşüdür.
Çünkü tarım bizim millet olarak hafızamızdır, istikbalimizdir.
Toprağa dönmeden gelecek kurulmaz.
Malatya’nın bereketi, Türkiye’nin gücüdür.
Gençlerimizi toprağa sevda ile bağlayacak her adım, bu millete hizmettir.
Nefes aldığımız her an beslenmek zorunda olduğumuz bir gerçeklik var .
Bunun temel hamlesi de üretmektir. Biz şehrimizi seviyoruz, memleketimizi , memleketimizin insanını seviyoruz .Bizim yolumuz; çiftçiye sahip çıkmak, gençliği toprağa bağlamak ve üretimle kalkınmaktır. Çünkü toprağa dönmeden gelecek kurulmaz.
Yorumlar (0)
Yazarın Diğer Yazıları
Tüm Yazılar