KAYISI ÜRETİCİSİ CAN ÇEKİŞİYOR

 

Malatya, Türkiye’nin kayısı üretiminin kalbi olan bu kadim şehir, son bir yılda peş peşe yaşadığı felaketlerle adeta nefes alamaz hale geldi. 6 Şubat 2023 depremlerinin yaraları sarılmadan, Mart-Nisan 2025’te üst üste gelen don ve dolu felaketleri, tarımı çökme noktasına getirdi. Özellikle kayısı üreticileri, %95’e varan verim kaybı, artan maliyetler ve depremin yıkıcı etkisiyle perişan durumda.

 

Malatya, 6 Şubat 2023’te yaşanan büyük depremin yaralarını hâlâ sarmaya çalışırken, Nisan 2025’te üst üste yaşanan doğa olayları, özellikle tarımla geçinen kesimi ağır bir şekilde etkilemiştir. Nisan ayının başlarında etkili olan dolu yağışı, başta kayısı olmak üzere pek çok meyve ağacında ciddi zarara yol açmış, henüz tomurcuklanma döneminde olan ağaçların büyük bölümü zarar görmüştür. Ne yazık ki 12 Nisan gecesi yaşanan don olayı ise adeta bu zararı katlayarak üreticiyi çaresizliğe sürüklemiştir.

 

Yapılan ilk tespitlere göre kayısıda verim kaybı %90’ları, bazı bölgelerde ise %95’i bulmuş durumdadır. Malatya ekonomisinin bel kemiği olan kayısı üretiminin böylesine büyük zarar görmesi sadece çiftçiyi değil, Malatya’nın genel ekonomik yapısını da tehdit etmektedir.

 

Ancak tarımsal üretimin tek sorunu doğa olayları değildir. Son yıllarda artan mazot, gübre, ilaç ve işçilik maliyetleri, zaten zor şartlarda üretim yapan köylünün sırtındaki yükü ağırlaştırmış, birçok üretici borç içinde üretim yapmaya mahkûm edilmiştir. Verimi neredeyse sıfırlanan ağaçlar karşısında, bu kadar yüksek maliyetlerin altından kalkmak da asla mümkün değildir.

 

Depremin derin izlerinin hâlâ hissedildiği bir şehirde, böylesi büyük bir tarımsal felaketin yaşanması kabul edilebilir şey değildir. Malatya’nın artık bir an önce tarımsal afet bölgesi ilan edilmesi gerekmektedir. Aksi takdirde, binlerce çiftçi üretimden kopacak, köyler tamamen boşalacak, bölgenin sosyoekonomik dengesi geri dönülemez şekilde bozulacaktır.

 

DEVLET YETKİLİLERİNE ÇAĞRIMIZ NETTİR

 

Malatya derhâl tarımsal afet bölgesi ilan edilmelidir.

Üreticilerin Ziraat Bankası ve Tarım Kredi borçları faizsiz ertelenmeli, gerekirse silinmelidir.

Maliyet desteği sağlanmalı, özellikle mazot ve gübrede sübvansiyon oranları artırılmalıdır.

Zarar gören üreticilere doğrudan hibe desteği verilmelidir.

Tarım Sigortaları Havuzu (TARSİM) kapsamı genişletilmeli ve hızlı ödeme yapılmalıdır.

 

 

Malatya, bu ülkenin gözbebeğidir. Kayısı sadece bir meyve değil, binlerce ailenin geçim kaynağı, bir kültürün, bir coğrafyanın kimliğidir. Bu sese kulak verilmezse, Anadolu’nun kadim topraklarında üretim değil, sessizlik kalacaktır

 

                B.ADİL AKTAŞ

                Tüm Köy Sen

          Malatya Şube Başkanı